REKLAM VE PİYASA YAPISI
Müslüme Narin Bal (Gazi Üniversitesi)
Zehra Neşe Şengök (Maliye Bakanlığı)
Sanayi devrimiyle ortaya çıkan büyük ölçekli üretim birimlerinin oluşumu, birkaç
firmanın fiyatı etkilemeyeceği şeklindeki tam rekabet varsayımının geçerliliğini
tartışılır hale getirmiştir. Gerçek hayatta, imalat sanayinin bazı alt sektörlerinde
piyasa arzı büyük ölçekli firmalar tarafından denetlenmeye başlanmıştır. Gerçekten
de, imalat sanayiinin çeşitli dallarında arzın az sayıda firma tarafından kontrol
edildiği gözlenir hale gelmiştir. Piyasada pek çok firmanın varlığına karşın,
piyasa arzının büyük ölçekli ve güçlü firmalar tarafından denetlenmesi literatürde
"Endüstriyel Ekonomi" olarak adlandırılan ve iktisadın bir alt dalı olarak kabul
edilen teorinin doğmasına yol açmıştır.
Endüstriyel ekonomide piyasa yapısı, piyasadaki rekabet ve fiyatlama üzerinde
stratejik etki gösterten örgütlenme özelliklerini ifade etmektedir. Piyasa yapısının
başlıca belirleyicileri giriş engelleri, piyasa yoğunlaşması ve ürün farklılaştırmasıdır.
Giriş engelleri, potansiyel firmaların sektöre girme kararını olumsuz yönde
etkileyen durumları ifade etmektedir. Bu unsurların başlıcaları, piyasada mevcut
olan büyük ölçekli firmalar ve başlangıç sermaye ihtiyacının yüksekliği olarak
karşımıza çıkmaktadır. Bu unsurların piyasada mevcut olması, tam rekabetin temel
varsayımı olan piyasaya giriş-çıkış serbestliğinden uzaklaştırmaktadır. Piyasa
yoğunlaşması, ekonomik faaliyetlerin büyük bir oranının, bu faaliyetlere katılan
birimler içinden az sayıda birim tarafından denetlenmesini ifade etmektedir.
Ürün farklılaştırması ise, temelde, kârlılığını artıracak şekilde, firmanın,
piyasa talep eğrisinin eğimini, şeklini ve konumunu değiştiren tüm girişimleri
kapsamaktadır.
Tüketici tercihlerini etkileyerek ürün farklılaştırmasına yol açan en önemli
unsur, reklamdır. Reklam, firmanın üretip piyasaya sunduğu ürünün fiyatı, özellikleri
hakkında bilgi vermek veya tüketiciyi ikna etmek yoluyla, tüketici tercihlerinin
değişmesine yol açarak, firma talep eğrisinin eğimini, şeklini, konumunu ve
talep şartlarını değiştiren ve firmanın maliyet fonksiyonuna giren tüm harcamaları
ifade etmektedir. Reklamın iki işlevi bulunmaktadır. Bunlar bilgi vermek ve
ikna etmektir. Reklamın bilgi verici fonksiyonuna göre, talep eğrisinin esnek
olmamasının nedeni, piyasadaki bilgi eksikliğidir. Reklam ürünün fiyatı ve özellikleri
hakkında bilgi vererek talep eğrisinin esnekliğini artırmaktadır. Bu durumda
tüketicileri cezbeden fiyat teklifini sunmada firmalar daha istekli olmaktadır.
Fiyat rekabeti nedeniyle fiyatlar daha düşük düzeyde oluşabilecektir. Düşük
fiyatlar ve artan rekabet baskısı firmaların daha az piyasa gücüne sahip olduğunu
ifade etmektedir. Ancak tüketicileri ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayan
ürünleri üreten firmalar piyasa güçlerini artırarak kârlarını artırabileceklerdir.
Bu ise piyasa yoğunlaşma düzeyinin artmasına yol açabilecektir. İkna edici görüşe
göre ise, tüketici tercihlerinin reklamı yapılan ürünlere doğru değişimi, marka
bağımlılığına yol açarak, talebi fiyat değişimlerine karşı daha az duyarlı hale
getirecektir. Bu durum, kârını artıran firmanın piyasa gücünü artırarak, piyasa
yoğunlaşma düzeyinin artmasına yol açabilecektir.
Tam rekabet piyasasında firma ürününü veri bir fiyattan satmak zorundadır.
Bu durumda firmanın reklam yoluyla ürününe olan talebi artırması mümkün olmamaktadır.
Tekel piyasasında ise, reklam firmanın kârını artırabilecekse şayet, firma reklam
harcamasında bulunacaktır. Bu nedenle reklam, bilginin eksik olduğu tekelci
rekabet ve oligopol piyasalarında etken olmaktadır. Ülkemizde reklam, sanayileşme
süreci, kalkınma süreci ve teknolojik değişime paralel olarak gelişme göstermektedir.
Özellikle son yıllarda, özel basın ve yayın araçlarındaki hızlı artış, reklamın,
sanayicinin gündeminde önemli bir yer tutmasına yol açmıştır.
Çalışmamızın amacı, Türkiye İmalat Sanayinde reklam harcamalarının piyasa yapısını
tek başına nasıl etkilediğini ölçmektir. Bu nedenle, piyasa yapısının bir göstergesi
olarak, piyasa yoğunlaşma düzeyi ile reklam yoğunluğu arasındaki ilişkinin ölçülmesi
çalışmamızın konusunu oluşturmaktadır. Bu çalışmada Türkiye İmalat Sanayinin
4 basamaklı alt sektörlerine ait veriler kullanılarak, piyasa yoğunlaşma düzeyi
ile reklam yoğunluğu arasındaki ilişki araştırılacaktır.